21 Aralık 2011 Çarşamba

Sosyalleşme

            Bazı arkadaşlarla gün yapıyoruz yıllardır. İlk yıl kendisinden bir yaş büyük Tuğra'yla aralarında hiç bir yakınlık yokken ikinci yıl yani geçen sene çok samimi oldular. Hatta Bu..r..ger K..İn..g'de parkta, bizim evde, onların evinde sürekli bir araya geldiler. Geçen Pazar günü ise böyle olmadı. Tuğra'yla pek oynamadıkları gibi Umut'ta (onlardan 4-5 yaş büyük) aralarına girince "onlar iki erkek, ben tek kızım,yanımda bir kız daha olması gerekiyor" diye cümle kurdu. Dün de okul müdürü Suna ablayla görüştüğümde kendi aralarında kız erkek olarak kutuplaştıklarını, renkleri bile artık kız rengi erkek rengi diye ayırdıklarını ve ona göre giyip giymediklerini söyledi. En zor yaşlardan birisinin 5 yaş olduğunu, egodan süper egoya geçişte hem ilk 4 yılın alışkanlığından kurtulamadıklarını hem de yeni sosyalleşme davranışları sergilediklerini söyledi. Benim de içim biraz rahatladı. Arada bir Suna ablayla konuşup, deşarj olup yola öyle devam etmeliyim. Sürekli ağlama, bağırma ve dağtıma  modunda olduğunu söylediğimde de Ekin'in öyle yapıp ilgi gördüğünü, o yüzden de ilgi çekmek için onu örnek aldığını söyledi. Öpmenin bile Eylül'e uzak bir davranış olduğu halde son zamanlarda öğretmenlerine ve kendisine sarıldığını, yemeğe giderken uzak durmaktan hoşlanan Eylül'ün öğretmenin elini tuttuğunu, kitap okurken öğretmenin dizlerine yattığını yada illa öğretmenin yanına gittiğini söyled. Bugünlerde Ekin hanım sürekli ağladığı için yapışık ikiz gibi dolaşıyoruz, Eylül'de sevgi açığını bizden başkalarıyla gideriyor demekki.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder